DİLEKÇE ÖRNEKLERİ

Dilekçeler Beyoğlu Belediyesi'ne veriliyor.
Dilekçeye tapu  veya kira kontratı fotokopisi ve nüfus cüzdanı fotokopisi ekleniyor.
14 Şubat Pazartesi 16 30 son gün.
 

1- CİHANGİR CADDESİNİN YAYALAŞTIRILMASI


Tarih: 14.02.2011
Beyoğlu  Belediye Başkanlığı
İstanbul

Konu: 1/1000 ölçekli Beyoğlu Uygulama  İmar Planında Cihangir Caddesi  ve bağlantılı sokaklarla ilgili düzenlemeye itirazımız.
Cihangir Caddesi..... adresindeki evin malikiyim ve aynı adreste ikamet ediyorum. Yeni planda  Cihangir Caddesi ve bağlantılı sokaklar araç trafiğine kapatılarak yayalaştırılmıştır.

Plan raporunun yaya ulaşımıyla ilgili bölümünde, kentsel sit alanında yer alan mevcut lastik tekerlikli ulaşım sisteminin tarihi mekanlar üzerindeki taşıt baskısının sınırlandırılması ilkesi benimsenmiştir. Düzenlenecek yayalaştırma projeleriyle  turizm ve kültür alanı olarak düşünülen mekanlar arasında ilişki kurulması, yaya yolları ile ticaret bölgelerinin bağlanması hedeflenmiştir denilmektedir. Ancak plan raporunda Cihangir Caddesi ve bağlantılı sokakların yayalaştırılmasının hangi ihtiyacı karşılamak üzere ve neden yapıldığı yer almamaktadır.

Yayalaştırma kararı semtin bu bölgesinde yaşayan ve çalışanların ihtiyaçları, fikir ve önerileri alınmadan verilmiştir. İlgili yönetmeliğin 6 ( f)  maddesi “..hane halkları ve faaliyet gösteren işyeri sahipleri ve etkilenen hemşerilerin katılımı ile plan kararlarının oluşturulmasından önce sorunlar, olanaklar, vizyon, hedefler, araçlar, stratejilerin oluşturulması üzerine ve taslak planın oluşturulmasından sonra taslak planın görüşülerek koruma bölge kuruluna sunulacak son şeklini alması için asgari iki toplantı düzenlenir” şartı açıkça ihlal edilmiştir.

Bu kararın uygulanması Cihangir Caddesinde yaşayanların  yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyecektir:

-     Cihangir Caddesinin yayalaştırılması halinde bu cadde üzerinde faaliyet gösteren ve sayıları giderek artan kafe ve restoranların kamusal alan üzerindeki işgaliyeleri daha da artacak;  halihazırda önemli ve çözüm bekleyen bir sorun olan gürültü problemini daha da kötüleştirecektir.

-     Bu kararın uygulanması halinde bu sokaklarda yaşayan yaşlıların, engellilerin ve küçük çocukları olup bebek arabası kullanmak ihtiyacında olanların özel araçları ya da taksi ile evlerinin önüne kadar gidebilmeleri mümkün olamayacaktır.

-     Bu düzenleme bölgemizde zaten yoğun olan trafiği daha da artıracak; mevcut trafik düzenlemeleri nedeniyle ulaşım dar ara sokaklar üzerinden işlemek zorunda kalacaktır. Bu da çevre ve gürültü kirliliğini artıracaktır.

Bölgenin bir konut alanı olduğu; semt sakinlerinin yaşam kalitesinin korunması gereği; bölge halkının ihtiyaçları; sokak ve caddelerin fiziksel özellikleri ve bölgedeki otopark alanlarına erişim olanakları gözönüne alındığında yayalaştırma kararı uygun ve uygulanabilir bir karar değildir.

Yukarıda açıklanan nedenler ve değerlendirmeler uyarınca fonksiyon ve yapılaşma koşulları açısından önemli sakıncalar taşıyan, planlama tekniğine, şehircilik ilkelerine açıkça aykırı olan, halen askıda bulunan söz konusu planın (plan teklifinin)  gözden geçirilerek fonksiyon ve yapılaşma koşulları açısından sakıncasız, planlama tekniğine ve şehircilik ilkelerine uygun yeni bir plan yapılmasını talep eder, başkaca itirazda bulunma, itirazlarımızı daha da ayrıntılı olarak gerekçelendirmek ve dava açma hakkımız saklı kalmak üzere itiraz ederiz.

Saygılarımızla
----------------------------------------------------------------------------------------------------


2- ROMA BAHÇESİNDEKİ YAPILAŞMA KARARINA İTİRAZ

Tarih 14.02.2011
BEYOĞLU BELEDİYE BAŞKANLIĞI
                                                                                    
Konu: 13.01.2011 tarihinde askıya çıkan 1/1000 ölçekli Beyoğlu Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planında, üst ölçekli planda 20/02/2006 tarihli 2006/10172 sayılı Bakanlar Kurul Kararı ile belirlenen Tophane yenileme alanı sınırları içinde yer alan; 1/5000 ölçekli planda 1. Derece Koruma Bölgelerinden biri olarak tanımlanan Tophane-i Amire Binası ve çevresinden oluşan ve planda Arkeolojik Park ve Sergi Alanı olarak tanımlanan bölgede 3 adet sosyal kültürel tesis binası yapılması kararına itirazımızdır.

3194 sayılı İmar Kanunu’nun 21 inci maddesi uyarınca İmar planındaki sosyal ve teknik alt yapının kaldırılabilmesi ancak bu bölge içinde eşdeğer yeni bir alan ayrılması ile mümkündür. Oysa söz konusu plan tadilatında azaltılan yeşil alana ve özellikle çocuk parkına eşdeğer bir alan getirilmemiştir.

Semtin en önemli yeşil alanı olan ve Roma Bahçesi olarak bilinen, çocuk oyun parkının bulunduğu alanda   yapılması öngörülen sosyal tesis alanları; önceliklikle belli oranda yeşil alan kaybına neden olmaktadır. İkincisi yer seçimi nedeniyle parkın esas girişine engel teşkil edecek niteliktedir. Üçüncüsü, planda sadece yüksekliği belirlenen yapılaşma şartları 1/1000 ölçekli uygulama imar planı tekniklerine aykırıdır.

Daha da önemli olarak, plan raporunda sosyal ve kültürel tesis alanlarıyla ilgili tanımın geniş kapsamlı ve esnek oluşu nedeniyle de buraya getirilecek işlev, kamusal yarar açısından tartışma yaratacak niteliktedir.

Ayrıca söz konusu bu alan l0/02/2006 tarihli 2006/10172 sayılı Bakanlar Kurul Kararı ile ilan edilen Tophane kentsel yenileme alanı içindedir.  Planda Tophane yenileme alanıyla ilgili olarak 5366 sayılı yasaya dayanarak yeni projeler ve uygulamalar söz konusu olacaktır. Bu projelerle birlikte söz konusu alan içinde işlev değişiklikleri, yeni yapılaşma şartları ve bunlara bağlı olarak özel mülkiyetin kamulaştırılması mümkün hale gelmektedir. Öncelikle bu alanın kentsel yenileme alanı statüsünden çıkartılması ; sosyal ve kültürel donatıların yer seçimi ve işlevinin tanımlanmasının semt sakinlerinin katılımıyla belirlenmesi; yapılaşma şartlarının netleştirilmesi; yeşil alan kaybına neden olmayacak çözümler aranmasını talep ediyoruz.

Yukarıda açıklanan nedenler ve değerlendirmeler uyarınca fonksiyon ve yapılaşma koşulları açısından önemli sakıncalar taşıyan, planlama tekniğine, şehircilik ilkelerine açıkça aykırı olan, halen askıda bulunan söz konusu planın (plan teklifinin)  gözden geçirilerek fonksiyon ve yapılaşma koşulları açısından sakıncasız, planlama tekniğine ve şehircilik ilkelerine uygun yeni bir plan yapılmasını talep eder, başkaca itirazda bulunma, itirazlarımızı daha da ayrıntılı olarak gerekçelendirmek ve dava açma hakkımız saklı kalmak üzere 1/1000 üstü 1/5000 ölçekli planlara itiraz ederiz.

Saygılarımızla,

_____________________________________________________________________________

3- ADA ORTALARININ PARK ALANI OLARAK İLAN EDİLMESİ


BEYOĞLU BELEDİYE BAŞKANLIĞI’ NA
İSTANBUL

                                                                                                                                     14.02.2011
Konu:  13.01.2011 tarihinde askıya çıkan 1/1000 ölçekli Beyoğlu İlçesi Kentsel Sit Alanı Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı’nda, bitişik nizam binaların arkasındaki bahçelerin park alanı ilan edilerek kamuya açılması kararına ilişkin itirazlarımızın sunulmasıdır.
13.01.2011 tarihinde askıya çıkan 1/1000 ölçekli Beyoğlu İlçesi Kentsel Sit Alanı Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı’nda yok edilen yeşil alanlar yerine, bitişik nizam binaların arkasındaki bahçeler kamuya açık park olarak ilan edilmek suretiyle yeşil alan zorunluluğu kağıt üzerinde karşılanmaya çalışılmaktadır.
Bu alanların kamuya açık yeşil alan olarak kullanılması erişim zorlukları nedeniyle çok güçtür. Ayrıca koruma imar planı mevcut parselasyonu, özellikle tarihi eserlerin mütemmim cüzü olan bahçelerini de korumak durumundadır.  Koşullar zorlanarak kamuya açık park haline getirildiğinde ise, bu alanlara cepheli mevcut yapıların özellikle yatak odaları neredeyse mahremiyetini yitirecek,  kendilerine ait açık alanları kalmayacaktır.
Askıdaki planda bu kararın uygulandığı adalarda söz konusu adaya cephe veren binaların zemin katlarında yer alan ve lokanta, kahve, kafeterya benzeri fonksiyonla kullanılan alanların kamuya açılan bu ada ortalarını kullanmaları halinde söz konusu ada ortasına cephe veren binalarda yaşayan insanların huzur içinde yaşama hakkı gasp edilecektir.  Kararın uygulanması yaratacağı sosyal sıkıntılar nedeniyle nitelikli konut alanı olarak tanımlanan bu bölgedeki semt dokusunun bozulmasına neden olabilecektir.
Ayrıca, konut alanları içindeki parsel parçalarına park ve katlı otopark kullanımlarının getirilmesi kentsel sit alanında “kentsel morfolojiyi” bozan ve yaşam kalitesini düşüren kararlardır.
3194 sayılı İmar Kanunu’nun 21 inci maddesi uyarınca İmar planındaki sosyal ve teknik alt yapının kaldırılabilmesi ancak bu bölge içinde eşdeğer yeni bir alan ayrılması ile mümkündür.
Bu kararın uygulanabilmesi yüksek maliyetli olabilecek bir kamulaştırma/istimlâk meselesini de içeren bir düzenlemedir.
Yukarıda açıklanan nedenler ve değerlendirmeler uyarınca fonksiyon ve yapılaşma koşulları açısından önemli sakıncalar taşıyan, planlama tekniğine, şehircilik ilkelerine açıkça aykırı olan, halen askıda bulunan söz konusu planda (plan teklifinde) bitişik nizam binaların arkasındaki bahçelerin kamuya açık park olarak ilan edilmesi kararına, mevcut planın gözden geçirilerek fonksiyon ve yapılaşma koşulları açısından sakıncasız, planlama tekniğine ve şehircilik ilkelerine uygun olarak yeniden yapılmasını ve başvurumuza yasal süresi içinde cevap verilmesini arz ederek, başkaca itirazda bulunma ve dava açma hakkımız saklı kalmak üzere itiraz ederiz.
Saygılarımızla, 
_______________________________________________________________________________

4- EGE BAHÇESİNDEKİ YAPILAŞMA

BEYOĞLU BELEDİYE BAŞKANLIĞI’NA
İSTANBUL

14.02.2011
 Konu:  13.01.2011 tarihinde askıya çıkan 1/1000 ölçekli Beyoğlu İlçesi Kentsel Sit Alanı Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı’nda Ege Bahçesi park alanına yapılması öngörülen yapı kararına ilişkin, itirazlarımızın sunulmasıdır.
13.01.2011 tarihinde askıya çıkan 1/1000 ölçekli Beyoğlu İlçesi Kentsel Sit Alanı Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı’nda, Ege Bahçesi park alanına yapı yapılması öngörülmektedir.
1/1000 ölçekli Beyoğlu İlçesi Kentsel Sit Alanı Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı notlarında;
“Kentsel Sit Alanları içerisinde siluet çalışmaları büyük önem taşımaktadır. İstanbul ve Beyoğlu İlçesi için bu önem şu şekilde özetlenebilir:
1.     Beyoğlu’nun sırtlarında yapılan çok değerli taşınmaz kültür varlıklarının karşı sırtlardan izlenebilmesi, ölçü olarak onları ezmeyecek yeni bir yapılanmayı gerektirmektedir.
2.     İstanbul silueti, şehrin büyük felaketler (ayaklanma, deprem, yangın, imar hareketleri, vb) geçirmesine rağmen hafif bozulmalarla bugüne kadar korunmuştur.
3.     İstanbul siluetindeki tarihi dokunun yüksek beton yığınları arasına gömülmemesi gerekmektedir.

Beyoğlu Kentsel Sit Alanı Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planında, yeşil alanların büyüklüğü toplam 23,20 Ha olup planlama alanının %7,83’ünü içermektedir. Planda öngörülen aktif yeşil alan kullanımı 19,33 Ha ile yeşil alanlar toplamının %83,34’ünü toplam planlama alanının ise % 6,53'ünü kapsamaktadır. Planlama alanının yaklaşık % 40'ının korunması gerekli kültür varlığı yapılarından oluşması ve bu yapıların yapısal ve kadastral özelliklerinin korunması amacıyla, alanda donatı standartlarını yakalamak mümkün olmamaktadır.” diye belirtilmesine rağmen bölgede kişi başına düşen yeşil donatı alanı yetersiz olup, mevcut yeşil alanların yapılanmaya açılması yürürlükteki kanun ve yönetmeliklere aykırılık teşkil ederken;  mahkeme kararı ile yeşil alan ilan edilen Ege Bahçesi park alanının yapılaşmaya açılması öngörülmektedir.
Yukarıda açıklanan nedenler ve değerlendirmeler uyarınca fonksiyon ve yapılaşma koşulları açısından önemli sakıncalar taşıyan, planlama tekniğine, şehircilik ilkelerine açıkça aykırı olan, halen askıda bulunan söz konusu planda (plan teklifinde)Ege Bahçesi park alanına yapılması öngörülen yapı kararına, mevcut planın gözden geçirilerek fonksiyon ve yapılaşma koşulları açısından sakıncasız, planlama tekniğine ve şehircilik ilkelerine uygun olarak yeniden yapılmasını ve başvurumuza yasal süresi içinde cevap verilmesini arz ederek, başkaca itirazda bulunma ve dava açma hakkımız saklı kalmak üzere itiraz ederiz.
Saygılarımızla, 
_______________________________________________________________________________

5- KATLI OTOPARKLA İLGİLİ İTİRAZ

BEYOĞLU BELEDİYE BAŞKANLIĞI’NA
İSTANBUL
14.02.2011
 Konu:  13.01.2011 tarihinde askıya çıkan 1/1000 ölçekli Beyoğlu İlçesi Kentsel Sit Alanı Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı’nda  Alman Hastanesi yanı, Soğancı Sokak cepheli olan 647 ada 33 ve 24 parsellerdeki katlı otopark alanı kararına ilişkin itirazlarımızın sunulmasıdır.
13.01.2011 tarihinde askıya çıkan 1/1000 ölçekli Beyoğlu İlçesi Kentsel Sit Alanı Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı’nda Alman Hastanesi yanı, Soğancı Sokak cepheli olan 647 ada 33 ve 24 parsellerde katlı otopark alanı öngörülmektedir.
1/1000 ölçekli Beyoğlu İlçesi Kentsel Sit Alanı Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı notlarında;
“ Mevcut lastik tekerlekli ulaşım sisteminin tarihi mekanlar üzerindeki taşıt baskısını her türlü önlemlerin alınarak sınırlandırmanın sağlanması ve yaya ilişkisinin kurulması…
Konut alanlarında; Beyoğlu Sit Alanlarında korunması gerekli kültür ve tabiat varlıklarının fiziksel yapısına aykırı olmayan, görsel etki alanını zedelemeyen, beyoğlu sit alanının silueti koruyan, kullanılacak irtifalara yol gösterici şekilde yükseklik ve gabari değerlerinin belirlenmesi, farklı fonksiyonlara dönüşerek eksilmiş tarihi konut alanlarını canlandıracak kararların alınması gerekir.” denilmesine rağmen,  13.01.2011 tarihinde askıya çıkan 1/1000 ölçekli Beyoğlu İlçesi Kentsel Sit Alanı Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı’nda, konutların iç bahçelerini oluşturan “avlu” niteliğindeki Alman Hastanesi yanı, Soğancı Sokak cepheli olan 647 ada 24 parselde katlı otopark alanı öngörülmektedir. Bitişik nizam yapıların oluşturduğu bir yapı adasının ortasındaki avlunun  etrafında yer alan binaların sakinleri pencerelerini açtıklarında karşılarında duvar göreceklerdir.
Bölgede yaşayan insanlar dışlanırken, daha fazla otopark alanı yaratma kaygısı güdülmüştür. İnsanlara çok görülen yaşam olanakları arabalara bonkörce açılmaktadır. 
Planlama fiziksel planlama temelli ele alınmıştır; yaşam kalitesine iyileşme getirmemekte, tersine ada içi park veya katlı otopark kullanımı ile yaşam kalitesini ve konut değerlerini düşürmektedir.  Tarihi dokularda bu tür müdahalelerin kabul edilmesi mümkün değildir.
Yukarıda açıklanan nedenler ve değerlendirmeler uyarınca fonksiyon ve yapılaşma koşulları açısından önemli sakıncalar taşıyan, planlama tekniğine, şehircilik ilkelerine açıkça aykırı olan, halen askıda bulunan söz konusu planda (plan teklifinde)  Alman Hastanesi yanı, Soğancı Sokak cepheli olan 647 ada 33 ve 24 parsellerdeki katlı otopark alanı  kararına, mevcut planın gözden geçirilerek fonksiyon ve yapılaşma koşulları açısından sakıncasız,  planlama tekniğine ve şehircilik ilkelerine uygun olarak yeniden yapılmasını ve başvurumuza yasal süresi içinde cevap verilmesini arz ederek, başkaca itirazda bulunma ve dava açma hakkımız saklı kalmak üzere itiraz ederiz. 
Saygılarımızla, 

___________________________________________________________

6- AKARSU CADDESİ KONUT+ TİCARET ALANI OLMASIN

Tarih: 14.02.2011
Beyoğlu  Belediye Başkanlığı
İstanbul

Konu: 1/1000 ölçekli Beyoğlu Uygulama İmar Planında Akarsu Yokuşu Caddesi’nin Konut  + Ticaret alanı olarak tanımlanması hakkındaki itirazımız.

1/1000 ölçekli uygulama imar planı raporunda plan politikaları bölümünde ticaret alanlarının konut alanları açısından yaratığı tehlikeyle ilgili olarak  “Ticaret alanlarının Beyoğlu Kentsel Sit Alanının korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarını zedeler ve konut alanlarını tehdit eder duruma genişlemesinin ortadan kaldırılması” gerektiği belirtilmiş ve koruma amaçlı uygulama imar plan politikalarından biri olarak kabul edilmiştir.

Yine benzer bir biçimde ticaret alanlarının genişlmesinin sonuçlarıyla ilgili olarak şu saptama yapılmıştır: “Konut alanlarında öngörülen planlama yaklaşımı ve yoğunluk kararlarına geçmeden önce; Beyoğlu Kentsel Sit bölgesindeki nüfus, konut alanlarının ticaret, hizmet, imalat ve depolama fonksiyonlarına dönüşmesi neticesinde oldukça azalmıştır. Bu dönüşüm son yıllarda giderek hız kazanmış ve bölgenin demografik yapısındaki kaybın yanında, fiziksel yapısındaki bozulma ve köhneme yanında sosyal bozulmaları da beraberinde getirmiştir.”

Yeni planda  Konut + Ticaret fonksiyonu verilen yerlerin tespiti konusunda şöyle denilmektir : “ Zemin Kat Ticaret Alanı; planlama alanındaki ana ticaret yapısının dışında daha çok günübirlik perakende ticaret faaliyetlerini içeren ve sadece zemin katların kullanılacağı, yoğun oranda sirkülasyonunun olduğu akslar boyunca planlanması öngörülmüştür.” Ve bu alanlardaki ticari faaliyet şu şekilde düzenlenecektir:  Planda gösterilen Konut+Ticaret Alanlarında; zemin katlar perakende ticaret ve hizmet, üst katlar konuttur. (K+T) Fonksiyon Alanlarında depolama-imalat işlevleri ve konaklama fonksiyonu yer alamaz. Bu alanlarda konut, perakende ticaret, hizmet, mağaza, büro, iş yeri, yeme-içme faaliyetlerine dönük çayevi, lokanta, kafeterya gibi hizmet birimleri, resmi kurumlar, banka ve finans kurumları, kitapevi, dernek, sosyal ve kültürel tesisler yer alabilir.

Yeni Plan ticaret alanları nedeniyle konut alanlarının karşı karşıya kaldığı tehlikeyi tespit etmiş olmasına rağmen Akarsu Caddesi gibi yapıların önemli oranının konut olarak kullanıldığı bir caddeyi K+T alanı ilan etmiştir. Genel olarak Cihangir bölgesinde yapıların zemin katında bulunan ve ticaret fonksiyonu verilmiş dükkanların çoğu lokanta, kafe, bar, restoran işleviyle faaliyet göstermektedir. Cihangir hızla bir eğlence merkezi haline dönüşmüştür. Ticaretleşmenin tek tip oluşu çok önemli iki soruna neden olmaktadır: Bunlardan birincisi gürültü sorunudur. Bu sorun pek çok insanın başka mahallelere taşınmasına neden olmuştur ve olmaya devam etmektedir. Bu sebeble konutlar konut-dışı fonksiyonla kullanılmaya başlamıştır ki bu da korunma planı açısından önlenmesi gerekli bir durum olarak tespit edilmiştir. İkincisi; ticaret yaşamının tek tip oluşu semt sakinlerinin çeşitli ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri işlevlerin (manav, kasap, ayakabıcı, kırtasiyeci, eczane  vs vs) ancak semt dışına çıkılarak karşılanması sonucunu doğurmaktadır. Semt yaşamının ve konut alanlarının korunması semtin geleneksel ticaret fonksiyonlarının korunmasıyla mümkün olacaktır. Ruhsat verilirken semt sakinlerinin ihtiyaçlarının çeşitliliği göz önüne alınmalı ve belirli fonskiyonlara sınırlama getirilmelidir. Bu çerçevede kafe, lokanta vb işlevli dükkanların kamusal alanları kullanım sınırları ve süresi bu bölgenin konut bölgesi olduğu göz önüne alınarak belirlenmelidir.

Yukarıda açıklanan nedenler ve değerlendirmeler uyarınca fonksiyon ve yapılaşma koşulları açısından önemli sakıncalar taşıyan, planlama tekniğine, şehircilik ilkelerine açıkça aykırı olan, halen askıda bulunan söz konusu planın (plan teklifinin)  gözden geçirilerek fonksiyon ve yapılaşma koşulları açısından sakıncasız, planlama tekniğine ve şehircilik ilkelerine uygun yeni bir plan yapılmasını talep eder, başkaca itirazda bulunma, itirazlarımızı daha da ayrıntılı olarak gerekçelendirmek ve dava açma hakkımız saklı kalmak üzere itiraz ederiz.

Saygılarımızla,